Haberi Sesli dinle
Getting your Trinity Audio player ready... |
Dünyanın en stratejik ürünlerinin ana vatanı olan ülkemizde, tarım sektöründe ciddi sorunlar yaşadığımız, tarım üreticisinin de tarımsal ürünleri tüketen yurttaşlarımızın da mutlu olmadığı bir dönemi yaşıyoruz.
17 yıldır sürdürülen tarım politikaları tarımı çökme noktasına getirmiş, sorun yaşadığımız ürünlerle ilgili üretimi teşvik ederek artırmak yerine ithalatla sorun çözülmeye, ithalat yoluyla fiyat düzenlemesi yapılmaya, fiyat düşürme ithalatla çözülmeye çalışılmıştır. İthalat tarım ürünlerinin fiyatını düşürememiştir.
Soğan fiyatları artınca soğan deposu basılmış, soğan ithal edilmiş, patates fiyatları artınca patates ithalatına yol verilmiş, et ithal edilmiş, buğday, mercimek, ceviz ithal eden bir ülke yoluna girmiş bulunuyoruz.
Bereketli toprakların su ve güneşle buluştuğu bu coğrafyada bunu hak etmiyoruz.
Çiftçilerimizin kullandığı gübre, mazot, yem gibi temel girdilerin fiyatlarındaki artışlar, ürün fiyatlarındaki artışların çok çok üstünde gerçekleşmiştir.
Temel gıda ürünlerini kendisi üretemeyen ülke, kendi bağımsızlığını sürdüremez. Vatandaşlarımızın sağlıklı gıdaya erişimini ve sağlıklı gıda tüketimini sağlamak devletin öncelikli görevidir. Gıda güvenliği artık ülke güvenliği için olmazsa olmazdır.
Biz ithal etmek yerine, üretmek, tarım ve hayvancılığı ayağa kaldırmak zorundayız.
İthalata ödediğimiz parayı kendi çiftçimize, üreticimize ödemek ve Tarım Kanununda belirtilen oranda çiftçimize destek verirsek tarımı ve hayvancılığı ayağa kaldırabiliriz.
Bu kadar olumsuzluğa rağmen, toprağı işlemekten vazgeçmeyen bütün çiftçilerimizin 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü’nü kutluyor, ürünlerinin bereketli olmasını diliyorum.
ÖZCAN ÖZEL