7 HAZİRAN’IN RÖVANŞI

Türkiye Cumhuriyeti, tarihinin en önemli mutabakatına, MHP ile AKP arasında ki partili Cumhurbaşkanlığı sisteminde varmıştır. Birçok otorite bu anlaşmanın ülkenin zararına olacağını ve tek başına bir kişinin ülkeyi yöneteceği kanısına varmıştır. Ancak bu kanılar tamamen yanlıştır. Devlet Bahçeli gibi Tuğrul Türkeş’in deyimi ile kurt siyasetçi bu kadar kolay teslim olmaz bu duruma. Zaten en başta kendisi izin vermez böyle bir oluşuma. Henüz tam metin kamuoyuna yansımadığı için ortalık bilgi kirliliği kaynıyor. Bu durumda da Devlet Bahçeli’nin Akp‘yi kurtaracağına dâhil saçma görüşler var. Bilindiği üzere Devlet Bahçeli Devletçi kişiliğini 15 Temmuz’dan önce de göstermiş 15 Temmuz ve sonrasında bu konuda doktora yaptığını kanıtlamıştır.

Peki, ne oldu birden Devlet Bahçeli bu kadar sert yaklaştığı konuyu bir anda kabul etti. Bunun sebebi şu; AKP,  MHP’yi çizgisine çekemeyeceğini anlayınca kendisi MHP ‘nin çizgisine inmiş ve Türkiyelilikten Türklüğe geçmiştir. Ayrıca AKP, siyasi kadrolarının da FETÖ unsurlarından temizlendiğinde böyle bir yükü kaldıramayacağını anlamış ve MHP’nin kadroları ile yeni bir sistemi oluşturmaya karar vermiştir. Yakında FETÖ operasyonları ile baya bir boşalacak olan AKP kadrolarının yeni isimleri de Devlet yönetimi konusunda tecrübesiz olacağından AKP, artık tek dayanağı olarak MHP yi görmektedir. 7 Haziranda Devlet Bahçeli’nin siyah çantasında ne var ise bugün bunların hepsi gerçekleşecektir. İstediği bakanlıklar ve diğer kırmızı çizgiler bunların hepsi MHP’ nin lehine oluşmuştur. Sanıldığı üzere kesinlikle MHP AKP nin oyununa gelmemiştir. Zaten referandum tarihinden sonra bana göre Siyasi bir FETÖ operasyonu başlatılacak ve yeni bir sistemden önce kadrolarda şekillenmeye başlayacak.

Fetö, pkk, pyd, ışıd, sınır ötesi operasyonlar derken hükümet artık yıpranmış ve kendi başına karar veremez hale gelmiş, Cumhurbaşkanı’nın yönlendirmesiyle hareket etmektedir. Bu tavırda fiili bir başkanlık sistemine sebep olmuş, KHK lar ile de ülke artık tek bir ağızdan yönetilmeye başlamıştır. Bu durumda meclis devre dışı kalmış muhalefet işlemez olmuştur. Bu hukuksuzluğun bir an evvel son bulması için Bahçeli bu işi hukuki ve Anayasal bir düzene oturtmak için adım atmıştır. Eğer böyle bir adım atılmasa idi işte o zaman ülke hukuksuz bir biçimde yönetilecekti. Tekrar ediyorum bu anlaşma tamamen MHP’nin karına bir anlaşmadır ve sonunda kazanan Türkiye Cumhuriyeti olacaktır.