Haberi Sesli dinle
Getting your Trinity Audio player ready... |
Yalova Kent Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi Metin SOYSAL, aynı tarihte aynı yasa ile kurulan Bartin Üniversitesi ile Yalova Üniversitesini karşılaştırarak Yalova Üniversitesinin neden gelişmediğini konusunda görüşlerini yazılı olarak aktarmıştır. Biz Metin Soysal’ın görüşlerini aynen aktaralım, eksik veya fazla yazılmış olan herhangi bir şey varsa sizler karar veriniz.
22 Mayıs 2008 tarih 5765 nolu kanun ile kurulan bir üniversite Yalova Üniversitesi. Yani kurulalı tam 6 buçuk yıl oldu. O dönem çıkarılan yasayla kendisiyle birlikte Ardahan, Bartın, Bayburt, Gümüşhane, Hakkâri, Iğdır, Şırnak ve Tunceli illerinde de Üniversite kurulması karara bağlanmıştı. Gelin şimdi gerek nüfus gerek coğrafi konum açısında Yalova’ya benzer bir il olan Bartın ilinde kurulmuş Bartın Üniversitesi ile Yalova Üniversitesini bir mukayese edelim.
Yalova’da yaşayan vatandaşlarla ya da Üniversite’nin asli unsuru olan öğrencileriyle konuştuğunuzda size önce Yalova Üniversitesi’nin bir yerleşkesi yani kampusu olmamasından yakınacaklardır. Üniversitenin kuruluş yıllarında sancılı başlayan bu yerleşke sorunu, büyük çabalar sonucu TİGEM arazisinin Üniversite’ye tahsisi ile çözüme kavuşturulmuştur. Fakat; Üniversite için tahsis edilen bu kampus alanının durumu gözler önündedir. Oysaki aynı tarihte kurulan Bartın Üniversitesi yerleşke sorununu çözme yolunda büyük mesafeler katetmiştir. Sizlerde bir izlenim oluşturması açısından yukarıdaki Rektör Prof. Dr. Niyazi Eruslu’nun 2008 yılında yapmış olduğu tanıtım konuşmasında “Yalova Üniversitesi’ni 7 yıl içinde sadece Türkiye’nin değil, AB’nin değil, Dünyanın en iyi Üniversitesi yapacağız” sözleri hala kayıtlarda durmaktadır.2015 yılına sayılı günler kala Rektör hocamızın bu sözlerinin bir hayal ve hamasetten öteye geçemediğini görüyoruz. Yalova Üniversitesi bırakın Dünya Üniversitesi olmayı, Üniversite bile olamayan hatta vatandaşların “Çadır Üniversitesi” şeklinde kötü bir ifadeyle tanımladıkları bir durumdadır maalesef.
Yine basit bir kıyas ile Bartın Üniversitesi Web sayfasını ziyaret edin bir de Yalova Üniversitesi’nin Web sitesine girin. İnanın o zaman bile iki Üniversite arasında göze çarpan farklılıklar olduğunu göreceksiniz. Basit bir Blok Sayfası görünümünde olan Yalova Üniversitesi’nin web sitesinde sizi bir slogan karşılıyor: “Gelişerek yarışıyoruz”.Keşke bu gerçek olsa ancak; biz ne gelişiyoruz ne de yarışabiliyoruz. Başta da bahsettiğimiz gibi hamasi söylemler ile bir yere varılamayacağına şehrimiz adına üzülerek şahit oluyoruz.
Bir şehir düşünün ki dışarıdan gelen bir vatandaş, öğrenci “Ben üniversiteye gitmek istiyorum” dediğinde karşılaştığı soru “Ama hangi Üniversite’ye gideceksin?” oluyor. Üniversite denilince bu küçük şehirde maalesef ki insanların hafızasında en az 5 yer canlanıyorsa burada yanlış giden bir şeyler var demektir. Öte yandan Üniversitede ders veren Akademisyenlerin bu Üniversiteyi part time iş gibi görmesi, birçoğunun şehir dışından büyük oranda da İstanbul’dan gelmiş olmaları da bu sorunlardan birisidir. Yalova Üniversitesi’ne atanmış olsalar da hala İstanbul bağlantılarını koparamayan bu akademisyenler
Öğrenciye nasıl katkıda bulunurumdan çok İstanbul’a dönmek için feribot seferini Kaçırmamanın derdine düşmüş olmaları da farklı bir durumdur ve Yalova Üniversitesinde okuyan öğrencilerimizin eğitimi açısından da bu ciddi bir sıkıntıdır. Çünkü akademisyen hocalarımız da haklı olarak feribotu kaçırmamaları gerekmektedir.
Bu sözlerimden dolayı da kimse alınganlık göstermemelidir sorumlular kimse herkes kendisine bu eleştirilerden pay çıkarmalı ve şapkasını önüne koyup düşünmelidir. Burada Sadece Üniversite Rektör’ü ve yönetimini eleştirmiyoruz. Bu şehrin yöneticileri, seçilmişleri ve atanmışlarıyla birlikte bu mağduriyetin yaşanmasında sorumludurlar. Fakat elbette ki büyük sorumluluk öncelikle Bu şehri yöneten seçilmiş siyasetçilere aittir. Bu şehir il olduktan sonra kaç tane vali kaç tane emniyet müdürü kaç tane daire müdürü değişti. Ve bunların tamamı da iyisiyle kötüsüyle bu şehre hizmet etti. Hepsinden Allah razı olsun. Hepsi bu şehre hizmet ederek görev sürelerini tamamlayıp bu şehirden ayrılmışlardır. Belki de bu şehre yaşamları boyunca bir daha görmeye gelmeyeceklerdir. Fakat biz hep aynı yerdeyiz. Yani Yalova dayız ve sonuçta kaybeden hep Yalova da yaşayan Yalova’yı gerçek mana da sahiplenen bizleriz. Seçilmiş olan siyasetçiler oda başkanları ve yöneticileri bu şehir sizlerden katkı beklemektedir. Slogancı ve şovenist tutumlarla bu şehri ileri seviyeye getiremeyeceği aşikârdır. Gelin şimdiye kadar boşa harcanan bu enerjiyi verimli hale getirelim ve artık bu şehrin hak ettiği değeri görmesine de bir nebze de olsa katkıda bulunalım.
Metin SOYSAL
YALOVA KENT KONSEYİ YÜRÜTME KURULU ÜYESİ
