TÜRKİYE GAZETECİLER KONFEDERASYONU 5. BAŞKANLAR KURULU TOPLANTISI AFYONKARAHİSAR’DA YAPILDI

Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu 5. Başkanlar Kurulu toplantısı, Afyonkarahisar Gazetecileri Dayanışma Derneği’nin ev sahipliğinde, Korel Termal Otel’de düzenlendi.

OKUMA-YAZMA BİLEN HERKES GAZETECİ OLABİLİYOR!

Her mesleğin bir standardının olduğunu, ancak gazetecilikte belirli bir standardın bulunmadığını söyleyen Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Genel Başkanı Nuri Kolaylı, “Sadece okuma yazma bilmeniz, gazetecilik yapmanız için yeterlidir. Gerçek gazetecilik eğitim ve bilgi gerektirmesine karşın, gazetecilik, isteyen herkesin kuralsızca yapabileceği bir iş durumundadır” dedi.  

Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Genel Başkanı Nuri Kolaylı, terör olayları dolayısıyla bazı bölgelerdeki yerel gazetelerin yayın yapamadığına dikkat çekti. Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu 5’inci Başkanlar Kurulu toplantısı, Korel Termal Otel’de düzenlendi. Afyonkarahisar Gazetecileri Dayanışma Derneği’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen toplantıya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, Basın İlan Kurumu Afyonkarahisar Şube Müdürü Selami Çalışkan, Basın Yayın ve Enformasyon İl Müdürü Ali Fuad Gölbaşı, Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu yöneticileri ile Yalova Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ayhan Polat ile Yalova Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri İbrahim Sevinçler ve gazeteciler katıldı.

TERÖR SALDIRILARI LANETLENDİ

TGK’nin Başkanlar Kurulu açış konuşmasını yapan TGK Genel Başkanı Nuri Kolaylı, terör olaylarının neden olduğu acılara ve basın sektöründe yaşanan sorunlara dikkat çekti.

Ülke olarak çok hassas, acılarla dolu, zorlu bir dönemden geçtiğimize işaret eden Kolaylı, “Bölücü terör örgütü ile mücadelede şehit düşen güvenlik görevlisi çocuklarımızın, aynı olaylarda evsiz kalan yurttaşlarımızın ve son olarak İstanbul’da meydana gelen canlı bomba eyleminde yaşamını kaybeden turistlerin acısını yaşıyoruz. Konuşmama başlamadan önce, birlik ve beraberliğimize, kardeşliğimize, demokratik yaşama yönelik terör saldırılarını lanetliyor, şehitlerimize ve terör saldırılarında yaşamını yitirenlere Allah’tan rahmet diliyorum. Güneydoğu’da yaşanan olaylar sonucu evlerinden uzaklaşmak zorunda kalan yurttaşlarımızın da, bir an önce yeniden imar edilecek olan evlerine dönmelerini umut ediyorum” dedi.

EKONOMİK ANLAMDA DESTEKLENMELİ

Terörün neden olduğu bir diğer olumsuzluğun da, bölgede yayın yapmaya çalışan yerel medya kuruluşlarının yaşadığı sorun olduğunu ifade eden TGK Genel Başkanı Kolaylı, “Zaman zaman gazete çıkaramayan, yayınlarına ara vermek zorunda kalan yerel medya kuruluşları, ekonomik açıdan zor bir dönemden geçmektedir. Beklentimiz, yerel medya kurumlarının ekonomik anlamda desteklenmesidir” diye konuştu. Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Genel Başkanı Nuri Kolaylı, gazeteciliğin daha iyi yere gelmesi için gayret gösterdiklerini hatırlatarak, “Ülkemiz zor bir dönemden geçerken, biz de mesleğimizin sorunlarına çözüm üretmek, meslek onurunu korumak ve hak ettiği saygın konuma ulaşmasını sağlamak için çalışıyoruz. Türkiye genelinde meslektaşlarımızla bir araya gelerek kurduğumuz Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu çatısı altında çözüm önerileri üretiyor, bu önerilerimizi önümüzdeki süreçte hükümete sunmaya hazırlanıyoruz. Çözümü için yoğun çaba harcadığımız sorunlarımıza özetle dikkat çekmek istiyorum” ifadelerini kullandı.

GAZETECİLİKTE BELİRLİ BİR STANDART YOK

Her mesleğin bir standardının olduğunu, ancak gazetecilikte belirli bir standardın bulunmadığını aktaran Kolaylı, “Sadece okuma yazma bilmeniz, gazetecilik yapmanız için yeterlidir. Gerçek gazetecilik eğitim ve bilgi gerektirmesine karşın, gazetecilik, isteyen herkesin kuralsızca yapabileceği bir iş durumundadır. Oysa Türkiye’de, pek çok ülkede olduğu gibi, mesleklerle ilgili yasal düzenlemeler vardır. Herkes avukatlık ya da doktorluk yapamaz. Eczacılık, mühendislik, mimarlık, öğretmenlik, mali müşavirlik gibi meslekler mutlaka eğitim gerektirmektedir. Gazetecilikte ise sadece haber yazılması konusunda çeşitli kısıtlamalar getiren yasal düzenlemeler vardır. Gazetecilik mesleğini kimlerin yapabileceğini ve sınırlarını belirleyen yasalar yoktur” dedi.

TÜRK BASIN BİRLİĞİ YASASI HAZIRLANMALI

Konuşmasında,”kuralsızlık” sorununa karşı yapılması gereken çalışmalara da atıf yapan Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Genel Başkanı Nuri Kolaylı, şöyle devam etti:

“Günümüzde internet haberciliğinin de hızla geliştiği göz önüne alınırsa, Türk Basın Birliği Yasası’na acil ihtiyaç olduğu açıkça görülmektedir. Yeni bir yasa hazırlanmasını ve çıkarılacak bu yasa kapsamında meslek örgütlerinde düzenlemeye gidilmesini; Baro gibi, Tabipler Odası gibi gazetecilik veya medya meslek örgütü oluşturulmasını istiyoruz.

Bunun yapılabilmesi ancak gazetecilerin örgütleri aracılığıyla tartışmalarına ve karşılaşılabilecek sorunların çözümü için ortak görüş oluşturmalarına bağlıdır.  Bu kapsamda siyasetçiler, bürokratlar, hukukçular ve Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu’nun temsilcilerinin katılımıyla çalışma grupları oluşturulmalı, kanun teklifi hazırlanarak Türk Basın Birliği Yasası hazırlanmalıdır.”

GAZETECİLER DÜŞÜK ÜCRETLE ÇALIŞIYOR

Sendikalaşmanın adeta hiç olmadığı basın sektöründe çalışanların, düşük ücret aldığını ifade eden TGK Genel Başkanı Kolaylı, “Meslektaşlarımız uzun çalışma saatlerine katlanmakta, zor koşullar altında görev yapmaktadır. Günümüzde özellikle habercilik büyük fedakârlık gerektirmektedir. Meslektaşlarımıza sağlanan “yıpranma hakkından” ise, ne yazık ki tüm basın çalışanları yararlanamamaktadır. Yıpranma hakkından sadece Sarı Basın Kartı olanlar yararlanabilmektedir. Meslektaşımız basın kartı almamışsa, yıpranma hakkından da yararlanamamaktadır. Yıpranma hakkından yıllık izinlere, tazminat hakkından fazla mesaiye kadar geniş bir yelpazede yaşanan mesleki sorunların çözümü, sadece biz gazetecilerin değil, toplumumuzun bir ihtiyacıdır” dedi.

KARAMSAR BİR TABLO ÇİZMEKTEDİR

Basın özgürlüğünün demokratik ülkelerde vazgeçilemez bir unsur olduğunu kaydeden Nuri Kolaylı, şu ifadeleri kullandı: “En önemli sorunlarımızın başında, Türk Ceza Kanunu’nda ve Terörle Mücadele Yasası’nda yer alan basın özgürlüğünü kısıtlayıcı maddelerdir.

Son olarak meslektaşlarımız Can Dündar ile Erdem Gül’ün yazdıkları yazılar ve yaptıkları haberler sonucu tutuklanmaları, mesleğimizin geleceği açısından karamsar bir tablo çizmektedir. Unutulmamalıdır ki; Basın özgürlüğü ve basın özgürlüğünü de kapsayan ifade özgürlüğü, çağımızda demokratik yaşamın olmazsa olmazıdır.  Özgür basın, demokrasinin yaşamasını ve gelişmesini sağlayan kurumların başında gelmektedir. Halkın sesi olma görevini üstlenen bağımsız ve özgür basın, düşünce özgürlüğünün de en etkili aracıdır. Çağdaş demokratik toplumlarda halkın haber alma hakkı basın ve ifade özgürlüğüyle mümkündür.”

AFYON’UN TANITIMINA ÖNEMLİ KATKI

Afyonkarahisar Gazetecileri Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Abdioğulları da böyle bir toplantıya ev sahipliği yapmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi. Abdioğulları, “Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Başkanlar Kurulu, 5’inci toplantısını 8 Federasyon Genel Başkanı, 87 Cemiyet Başkanı ve delegelerinin katılımıyla yaptı. Bu toplantı, hem gazetecilik mesleğinin sorunlarının çözüme kavuşması için, hem de Afyonkarahisarımızın tanıtımı için önemli bir toplantıdır” ifadelerini kullandı. Toplantının ikinci kısmında söz alan Ankara Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu’nun kurulmasının olumlu bir gelişme olduğunu söyledi. Bilgin, “Türkiye Gazeteciler Federasyonu, benim çocuğum gibidir. Çocuk nasıl sevilir, bilirsiniz. Ama zannederim torun, daha çok sevilir. Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu’nu ben torunum gibi seviyorum” diye konuştu.

PLAKETLER VERİLDİ

Konuşmaların ardından plaket törenine geçildi. Afyonkarahisar Gazetecileri Dayanışma Derneği yönetimi, toplantıya katılan misafirlere günün anısını yaşatmaları için teşekkür belgelerini takdim etti. Afyonkarahisar Gazetecileri Dayanışma Derneği tarafından yazılan ve çerçeveletilen “Gazetecilik Yemini” ise, Afyon Türkeli Gazetesi Sahibi Hacı Hakkı Özsoy tarafından Ankara Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin’e takdim edildi.

GAZETECİLER, GALADA BULUŞTU

Afyonkarahisar Gazetecileri Dayanışma Derneği tarafından Gazeteciler Gala Yemeği düzenlendi. Korel Termal Otel’de düzenlenen yemeğe, Afyonkarahisar Vali Yardımcısı Kamil Kıcıroğlu, AK Parti Afyonkarahisar Milletvekilleri Ali Özkaya ve Hatice Özkal, Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, Afyon Kocatepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak, siyasi partilerin yöneticileri ile Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Yönetim Kurulu ve gazeteciler katıldı. Alimoğlu Kültür Sanat Araştırma Merkezi Derneği tarafından gecede verilen konser büyük beğeni topladı. Gecede emeği geçenlere ise plaket takdim edildi.

Gazeteciler Afyon’a hayran kaldı

Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu’na üye, tüm Türkiye’nin federasyon cemiyet ve dernek başkanları Afyonkarahisar’da toplandı.

Ege Gazeteciler Federasyonu ve Afyonkarahisar Gazetecileri Derneği organizasyonuyla Korel Termal Otel’de misafir edilen gazeteciler ve eşleri Afyonkarahisar’ı keşfetme imkanı buldu.

40 DİREKDE BİRBİRİNDEN FARKLI

Gazeteci eşleri ilk olarak Afyon kalesinin eteklerinde olan tarihi Ulu Camiyi gezdi. Afyon’un en büyük camilerinden birisi olan Ulu Cami, Anadolu Selçukluları devrinde 1272 yıllarında Sahipata Nusretiddün Hasan tarafından yaptırılmış olup, tamamen el yapımı bir çivi bile kullanılmadan, ahşap tavanlı ve 40 ahşap direğin bu tavanı tuttuğu aynı zamanda 40 direği de birbirinden farklı olan mimari yapı ilgi çekti. Ulu Cami İmamının, cami ile ilgili verdiği bilgileri bayanlar ilgiyle dinledi.

TARİHİ HAMAMA İLGİ YOĞUN OLDU

İkinci durak olarak Millet Hamamı (Gavur Hamamı)’na gidildi. Millet Hamamı yetkilisi hamamın tarihi ile ilgili kısa bilgiler verdi. Yetkililer, “Osmanlı döneminde bu mahallede Ermenilerin yaşamaları ve hamamın Ermeni ustalar tarafından yapılmış olması nedeniyle hamama Gavur Hamamı adı verilmiştir” dedi. Hamam’da ney, saz, iğne oymacılığı vb. kursların verildiğini gören bayanlar kursiyerlerin yanında vakit geçirip, kurslar hakkında bilgi aldılar. Hamama olan ilgi de büyüktü.

GELENEĞİ DEVAM ETTİREN TEK MEVLEVÎHÂNE

Üçüncü durak olarak Mevlevi (Türbe) Cami ve Müzesi gezildi. Cami güzergahındaki tarihi binalar hakkında da bilgiler verildi. Gazeteci eşleri ahşap binaların ve konakların önünde fotoğraf çekmeyi ihmal etmedi. Mevlevilik ve Mevlevihane hakkında bilgiler veren cami sorumlusu, “Afyonkarahisar Mevlevîhanesi’nin diğer Mevlevihaneler arasında ayrı bir yeri vardır. Mevlevîlik töresinde Konya’dan sonra ikinci sırayı alır. Semahane, mutbah ve öbür bölümleriyle birlikte esasen büyük bir mevlevîhanedir. Türbede Mevlevî şeyhlerine ait on iki ahşap sanduka bulunmaktadır. Mevlâna’nın torunlarından Âbâ Pûş-i Veli, Sultan Dîvanî (Mehmet Semâi Çelebi), Hızır Şah Çelebi gibi Mevlevî büyükleri ile Şah İsmail’in oğlu Elkas Mirza da burada yatmaktadır” dedi.

AŞEVİNDE DUALAR OKUNDU

Türbe’nin çıkışında Namık Kemal’in annesi Fatma Zehra Hanım’ın mezarını gören bayanlar, Namık Kemal’in hayatını merakla dinlediler. Caminin karşısında bulunan aşevinde dualar okundu, yan tarafta bulunan müze ise her ayrıntısına kadar gezildi. Aşevi yetkilisi, ‘40 Hatimli Şifalı Aşûre’ geleneği ilk defa Sultan Dîvânî zamanında Afyonkarahisar Mevlevîhânesi’nde başlamış ve birçok Mevlevîhâneye buradan yayılmıştır. Günümüzde bu geleneği devam ettiren tek Mevlevîhânedir” diye konuştu.

EROS, ZEUS, HERACLES…

Dördüncü durak Arkeoloji Müzesi oldu. Müze yetkilileri, “Bölgedeki 40 kadar höyük, 20 kadar antik şehirden derlenen eserlerle, Kalkolitik, Eski Tunç, Hitit, Frig, Hellenistik, Roma ve Bizans devrine ait kazı çalışmaları sonucu bulunan eserler müzemizde sergilenmektedir” dedi. Müzede Eros, Zeus ve Heracles heykellerine yoğun ilgi gösterildi.

AFYON, KÜLTÜRÜNÜ VE ESERLERİNİ KORUYOR

Geziye ufak bir ara veren bayanlar Park Afyon Kocatepe Kahve evinde dinlenip, yemek molası verdiler. Yemekte gezilen yerlerle ile ilgili konuşan bayanlar, “Afyon tarih açısından gerçekten çok önemli bir yer. Hala Tarihi eserlerin büyük bir hassasiyetle korunması ve Belediye Başkanı’nın Afyon’un kültürünü, eserlerini koruması için uğraşması çok güzel bir şey” dedi.

BİR DEHANIN ÜRÜNLERİ

Yemek molasından sonra bayanlar İmaret Cami’yi gezmek için yola çıktı. İmaret Cami İmamından caminin tarihi hakkında bilgi alan bayanlar caminin özelliklerini duydukça her köşesinin fotoğrafını çekti. Bayanlar, “ Tarihi doku hala camide duruyor. Kemer üzerindeki ayetler, örümcek olmaması için konulan deve kuşu yumurtaları, pencerelerdeki işlemeli ahşap kapaklar, caminin yapısı hakkında bilgi veren dönen mermer çok dikkat çekici. Gedik Ahmet Paşa iyi ki Mimar Ayaz Ağa’ya bu camiyi yaptırmış” dedi. Caminin avlusunda bulunan şadırvanın özellikleri ise duyanları şaşkına çevirdi. Şadırvanda karşılıklı kolonların altında konuşanlar birbirlerini yanı başında konuşuyormuş gibi hissettiğini gören bayanlar Şadırvan ’da keyifli dakikalar geçirdi. Bu tarihi mekanın şadırvanı, mimari ve mühendisi bir dehanın ürünüdür diye konuşan bayanlar Şadırvan’ın fotoğrafını çekmeyi ihmal etmedi.

SELÇUKLU DÖNEMİNE SIKIŞIP KALMIŞ

Son durak olarak Taş Medrese’yi gezen bayanlar, medresede bulunan sanat salonlarını ziyaret edip, el emeği göz nuru ürünlerini inceledi. Gazeteci eşlerine yapılan ürünler hakkında bilgiler verildi. Bayanlar , “Dekorasyonu, kendine has dokusu, içinde bulunan kafesinde kullandıkları çatal bıçak bile sanki zamanımıza ait değilmiş, tüm mekan Selçuklu Dönemine sıkışıp kalmış gibi. Taş Medrese son durak olarak çok iyi bir yer oldu. Afyon’a gelen herkes buraya gelip bir bardak çay içsin” dediler. 

Afyonkarahisar’dan memnun ayrıldılar

Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Yönetim Kurulu Üyeleri, delegeleri ve aileleri, Afyonkarahisar’daki programlarını şehir gezisi ile noktaladı. Gazeteciler ve aileleri, Karahisar Kalesi ile İbrahim Alimoğlu Müzik Müzesi’ne hayran kaldı.

Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Yönetim Kurulu Üyeleri, delegeleri ve aileleri, Afyonkarahisar Gazetecileri Dayanışma Derneği’nin ev sahipliğindeki Beşinci Başkanlar Kurulu toplantısının ikinci ve son gününde şehir gezisi yaptı. İl Kültür Müdürlüğü’nden Özge Öztürk Demirayak’ın rehberlik ettiği gazeteciler ve ailelerinin ilk durağı Ulu Camii oldu. Ulu Camii hakkında bilgi alan heyet Karahisar Kalesi’nin ihtişamı karşısında hayranlığını gizleyemedi. Gazeteciler, Karahisar Kalesi’nin fotoğraflarını çekmek için adeta sıraya girdi. Misafir gazeteciler ve ailelerinin ikinci durağı Millet Hamamı oldu. Hamamın özelliklerini öğrenen misafirler, o sırada verilen ney kursuna da şahitlik etti. Neyzenlerin Karahisar Kalesi türküsünü söylemesiyle ziyaretin havası değişti. Türküye, misafirler de eşlik etti. Millet Hamamı’nın ziyaret edilmesinin ardından Karahisar Kalesi’nin de görüneceği şekilde fotoğraf çektirildi.

SONUÇ BİLDİRGESİ’Nİ DE PAYLAŞACAĞIZ

Sultan Divâni Mevlevihane Müzesi ve Türbe Camii’ni de ziyaret eden heyet, Afyon Kocatepe Üniversitesi’nin ev sahipliğinde, Ahmet Necdet Sezer Kampüsü’ndeki Sosyal Tesisler’de yemek molası verdi. Yemekten sonra Devlet Konservatuvarı’nda kurulu İbrahim Alimoğlu Müzik Müzesi’ni gezen misafir gazeteciler ve aileleri, ilk defa gördükleri müzik aletleri nedeniyle şaşkınlık yaşadı. Ziyaretleri ve Afyonkarahisar kampını değerlendiren Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Genel Başkanı Nuri Kolaylı, “Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Beşinci Başkanlar Kurulu toplantısı için Afyonkarahisar’daydık. Biz toplantılarımızı iki günlük kamp şeklinde yapıyoruz. İki gün boyunca mesleğin sorunlarını masaya yatırdık. Sonuç Bildirgesi’ni de paylaşacağız. Çok verimli geçti. Kaldığımız Korel Otel’e de teşekkür ediyorum. Bizi çok güzel ağırladılar. Bütün arkadaşlarımız çok memnun ayrıldık. Afyonkarahisar’da çeşitli geziler yaptık. Sucuklarımızı aldık, kaymaklı lokumlarımızı aldık” dedi.

İNANILMAZ BİR GÜZELLİK VAR

Kolaylı, işadamı İbrahim Alimoğlu’nun önemli bir katkıya imza attığını hatırlatarak “Beni en çok etkileyen, dünyanın çeşitli yerlerinde müze gezmiş olmama rağmen, İbrahim Alimoğlu Müzik Müzesi oldu. İnanılmaz bir güzellik var. İbrahim Bey, ülkemize çok büyük bir katkı sağlamış. Bunun tanıtılması lâzım. Türkiye’de ilkmiş. Çok beğendim, çok etkilendim. Sevgili üstadımızı kutluyorum. Kendisinin fabrikadaki müzesini de gezmiştik. Çok etkilenmiştik. Kültür sanata da çok büyük katkısı var. Böyle bir insan, keşke Bursa’da da olsa, Türkiye’nin her yerinde olsa” şeklinde konuştu.

İKİ GÜNDÜR ÇOK GÜZEL AĞIRLANDIK

Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcısı Sefa Özdemir de şu ifadeleri kullandı: “Biz Afyonkarahisar’da iki gündür çok güzel ağırlandık. Biz toplantıları yaparken sadece mesleğimizin sorunlarını tartışmakla kalmıyoruz. Gittiğimiz illerde, farklı illerden gelen arkadaşlarımız o ilin güzelliklerini, tarihini görüyorlar. Afyonkarahisar, son 10-15 yılda kaplıca turizminde çok büyük bir atılım yaptı. Biz 2000’li yılların başında geldiğimizde iki otel vardı. Şu anda Afyon, turizm bölgelerimizdeki kadar 5 yıldızlı otellere kavuşmuş. Hepsinin doluluk oranlarının yüksek olduğunu öğrendik. Müzik Müzesi’nde de şimdiye kadar görmediğimiz müzik aletlerini gördük. İbrahim Bey’e çok teşekkür ediyorum. Hem ekonomik olarak hem de buraya zaman ayırarak böyle bir şey yapmış. Buna Afyon’un sahip çıkması gerekiyor. Keşke Konya’da da böyle insanların çok olsa. Ben başta Mehmet Abdioğulları ve İbrahim Alimoğlu olmak üzere bütün Afyonlulara teşekkür ediyorum.”

GELİŞMEYİ TÜRKİYE GÖRECEK

İşadamı İbrahim Alimoğlu ise Afyonkarahisar’ın birçok değere sahip olduğunu, bu değerlerin tanıtılması gerektiğinin altını çizdi. Alimoğlu, “Gazeteci dostlarımız daha önceki toplantılarda da gelmişlerdi, gezmişlerdi Müzik Müzesi’ni. Bu fabrikada topladığım eşyaların bir kısmının Afyon Kocatepe Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Müdürü Doç. Dr. Uğur Türkmen tarafından beğenilip ancak üniversitede öğrencilerin ilgisini çekebilecek bir alan oluşturabileceğini söylemesinden sonra getirilmesi ile oluştu. Bir Alman Müzikolog da internette bu oluşumu görünce Müze bu hâle geldi. Afyon’un en büyük sorunu tanıtım. Çok değerlere sahibiz. Gazeteci arkadaşlarımız inşallah buraları tanıtacaklar. Afyon’un gelişimini Türkiye’nin değerlendirmesi gerekiyor” dedi.

OLUMLU İZLENİMLERLE AYRILDILAR

Afyonkarahisar Gazetecileri Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Abdioğulları da Afyonkarahisar’ın markalarının ve değerlerinin tanıtılması çabasında olduklarını söyledi. Afyon Kocatepe Üniversitesi ve Akarçay’ın Afyonkarahisar’ın iki önemli markası hâline geldiğini hatırlatan Abdioğulları, gazetecilerin Afyonkarahisar’dan olumlu izlenimlerle ayrıldıklarını vurguladı. Öte yandan Afyonkarahisar Kasaplar Odası Başkanı İbrahim Yörük, misafir gazetecileri unutmadı. Yörük, Türkiye’nin çeşitli illerinden gelen misafir gazeteci ve ailelerine Afyon Sucuğu hediye etti.