Haberi Sesli dinle
Getting your Trinity Audio player ready... |
Özel Atakent Hastanesi Dahiliye Uzmanı Dr. Filiz BEKAR, kadın ve erkekte sık görülen bir rahatsızlık olan “Anemi” ye dikkat çekerek, hastalık hakkında bilgilendirmede bulundu.
Anemi, diğer adıyla kansızlık, hemoglobin miktarının belirlenen sınırın altına düşmesi olarak tanımlanır. Çeşitli nedenleri olmakla birlikte genel olarak kan kaybı, yetersiz alyuvar üretimi ve alyuvar yıkımı oranının fazla olması sebebiyle ortaya çıkar. Kan kaybı, aneminin en sık görülen sebebidir. Eğer kan kaybı fazla orandaysa, vücut anemiye neden olabilecek miktarda alyuvar yitirebilir ve neticede kansızlık oluşur. Kalıtsal olan veya sonradan oluşan bazı faktörlere bağlı olarak vücut yeteri kadar alyuvar üretememesi, gereğince demir, folik asit veya B12 vitamini içermeyen beslenme tarzı, alyuvar üretimi için gerekli olan eritropoietin hormonu düzeyinin düşük olması, kanser ve böbrek rahatsızlıkları gibi kronik hastalıklar ve gebelik anemiye neden olan diğer faktörlerdir.
Kişinin kendini halsiz hissetmesi, aneminin öncelikli belirtisidir. Diğer bulgu ve belirtiler ise nefes darlığı, baş ağrısı ve baş dönmesi, el ve ayaklarda soğukluk, göğüs ağrısı ve soluk bir cilttir. Bu belirtiler, kalbin vücuda kan pompalamak için daha fazla çalışmaya ihtiyaç duymasından kaynaklanabilir.
Çeşitli türleri olan aneminin en bilinenleri “Demir Eksikliği Anemisi”, “Folik Asit Eksikliğine Bağlı Anemi” ve “Vitamin B12 Eksikliğine Bağlı Anemi” dir. En sık görülen kansızlık türü olan demir eksikliği anemisi, demir miktarının düşük olması nedeniyle kandaki kırmızı hücrelerin azalmasıdır. Demir, kanda oksijen taşıyan hemoglobin pigmentinin önemli bir parçasıdır. Demir içeren besinlerin az miktarda tüketilmesi veya alınan demirin vücut tarafından yeterince emilememesi ile bazı kronik kanamalar demir anemisine neden olan etkenlerdir. Bu anemi türünün tedavisi oral yolla alınan ilaçlarla yapılır. Dikkat edilmesi gereken nokta, ilaçların yemeklerden önce alınması, demir emilimini azaltacağından süt ve süt ürünleriyle birlikte tüketilmemesidir. Demir eksikliğine bağlı olarak anemi gelişen hastalarda toprak, nişasta, kireç taşı gibi yenemeyen maddelere istek duyma, ağız kenarları ve tırnaklarda çatlamalar, biçimsiz tırnaklar ve dilde tahriş görülür.
Kırmızı hücre yaratmak için folik asite ihtiyaç duyan vücudumuz yeterince folik asite sahip değilse kan hücresi üretimi düşer ve neticede kansızlık oluşur. Alkol ve keçi sütü tüketimi, bağırsak hastalıkları, doğum kontrol hapları, kanser için kullanılan ilaçlar ve epilepsi folik asiti düşürerek kansızlığa neden olan sebeplerdir. Folik asit eksikliğine bağlı olarak anemi gelişen kişilerde ishal, şişmiş ve kırmızı bir dil ile depresyon bulguları baş gösterebilir.
B-12 vitamininin emilimi mide de gerçekleşir. Bu emilimin gerçekleşmesi için midenin B-12 asıl faktörü isimli maddeyi salgılaması gerekir. Bu faktörün eksikliği B12 vitaminin eksikliğine neden olur. B-12 vitamini, kırmızı kan hücrelerinin kemik iliğinden üretilmesi için gereklidir. Eğer yetersiz miktardaysa anemiye sebebiyet verir. Bu tarz anemi daha çok vejeteryanlarda ve mide rahatsızlığı olan hastalarda görülür. B12 vitamini eksikliği nedeniyle kansızlığı olan kişilerde bacak, el ve ayaklarda hissizlik, sarı ve mavi renklerle ilgili renk körlüğü, dilde şişlik, ağrı ve yanma, ishal, kilo kaybı, depresyon ve entelektüel fonksiyonlarda azalma görülür.”