Haberi Sesli dinle
Getting your Trinity Audio player ready... |
Yalova Platformu yaptığı yazılı açıklama ile Yalovada tarım arazilerine yapılan çalışmalar üzerine bilgilendirmede bulundular.
Ülkemizin geleceğine büyük bir darbe indiriliyor. Üstelik bu darbe, Anayasamızın 44. ve 45. maddeleri ile, “ Tarım arazileri ile çayır ve meraların amaç dışı kullanılmasını ve tahribini önlemek, tarımsal üretim planlaması ilkelerine uygun olarak bitkisel ve hayvansal üretimi arttırmak, toprağın verimli olarak işletilmesini korumak ve geliştirmek “ le görevlendirilmiş olan devlet tarafından indirilmektedir. Yıllardan bu yana TİGEM ve Araştırma Enstitüsü arazilerini, utanç verici bir tanımlamayla Yalova’ nın boğazını sıkan, gelişmesini engelleyen iki mengene olarak gören ve 1. derece tarım arazisi niteliğindeki bu tarım topraklarını imara açarak kentsel rant vurgunu düşlere görenler, bu amaçlarına tek başlarına ulaşamayacaklarını bildikleri için bu kez bu engeli yıkabilmek için devleti koçbaşı olarak kullanmak istemektedirler.
Sorun, yeni adliye binasının yapımı için verilmek istenen iki dönümlük araziden ibaret değildir. Sırada yine bir başka devlet birimine hizmet binası yapımı için 35 dönümlük alan tahsis talebi vardır. Ardından, tüm kamu binalarını bir araya toplamak gibi bir gerekçeyle yeni alan talepleriyle karşımıza çıkacaklarından ve bu sürecin sonunda geriye kalan tarım alanlarının da “ Artık tarımsal niteliğini kaybettikleri” bahanesiyle özel imara açılacağından zerre kadar kuşkumuz yoktur.
Hazırladığı kamu spotları ile “Tarıma elverişli alanların tarım dışı kullanımlarının geleceğimize indirilmiş en büyük darbe “ olduğunu söyleyen Tarım Bakanlığı, bilinen atasözünde olduğu gibi adeta, “ Bakanlığın dediğini yap, yaptığını yapma” demekte ve tarımsal arazilerimizin tarım dışı kullanımına kendisi öncülük yapmaktadır.
Yalova Platformu olarak, bilgi edinme kapsamında, süreç hakkında bilgi almak için yazılı başvuruda bulunduğumuz Adalet Bakanlığı, konuyu Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı’ na Başsavcılık ta Milli Emlak Müdürlüğü’ ne havale etmiştir. İlginçtir, konu hakkında bilgisi olmadığı gerekçesiyle bize Milli Emlak Müdürlüğü’ nün yolunu tarif eden Başsavcı, yerel basına yaptığı açıklamada yeni adliye binasının 2015 yatırım programına alınacağını ve yılbaşı itibariyle projelendirileceğini, binanın yapımının da Yalova Valiliği Milli Emlak Müdürlüğü’ nün onayı ve Yalova Belediyesi’ nin desteği ile gerçekleştirileceğini beyan etmiştir. Henüz onaylanmamış bir projeye ilişkin olarak ağaçların nasıl yerlerinden söküldüğü ve Yalova Belediyesi’ nin arazi üzerinde yol çalışmalarına nasıl başlayabildiği de ayrıca sorgulanması gereken bir durumdur.
Tarım Bakanlığı ise bizim somut sorumuza somut bir yanıt vermemiş, konunun kenarlarında dolaşarak adeta sorumuzu savuşturmuştur. Yani Bilgi Edinme Yasası hükümleri gereğince sorularımıza açık ve net bir yanıt vermesi gereken her iki Bakanlık ta bu yasal yükümlülükleri yerine getirmekten kaçınmıştır. Bu tutum arazi tahsis sürecinde yapılan işlemlerin hukuka uygunluğu konusundaki haklı kuşkularımızı güçlendirmektedir. Bunun yanı sıra her iki bakanlığın tarım arazilerinin amaç dışı kullanımı konusundaki ısrarlı tutumları, Anayasamızın 44. ve 45. maddelerinin devlete yüklediği görevlerin, dolayısıyla Anayasanın bizzat devlet tarafından ihlal edildiğinin açık bir göstergesidir.
Bizler Yalova Platformu olarak, bina için ağaçların söküldüğü değil, ağaç için köşkün yürütüldüğü Yalovamızın akciğerleri olan TİGEM ve Araştırma Enstitüsü’ ne ait tarım topraklarının her kim tarafından ve her ne şekilde olursa olsun tarım dışı amaçlar için kullanılmasına ve rant uğruna yağmalanmasına izin vermeyeceğiz. Bunun için dava ve benzeri hukuki süreçler de dahil olmak üzere meşru zemindeki tüm araçlarla mücadelemize devam edeceğimizi ilan ediyor ve ellerinizi tarım topraklarımızın üzerinden derhal çekin diyoruz.
YALOVA PLATFORMU
Dönem Sözcüsü
Sabri Karaçam