GESTASYONEL DİYABET ANNE VE BEBEK İÇİN RİSKLİ

Haberi Sesli dinle
Getting your Trinity Audio player ready...

Anne adaylarının yaklaşık % 5′ inde ortaya çıkan “Gestasyonel Diyabet”, bilinen adıyla gebelik şekeri hakkında açıklamada bulunan Özel Atakent Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Ömer DEMİRTAŞ, kontrol altına alınmayan gebelik şekerinin taşıdığı riskler konusunda uyardı.

“ Kanda yüksek şeker düzeyinin oluşması anlamına gelen diyabet, bazı kadınlarda hamile kalmadan önce varolabileceği gibi gebelik sürecinde de ortaya çıkabilir. Bu şekilde gelişen şeker hastalığı ‘Gestasyonel Diyabet’ olarak ifade edilir Gestasyonel diyabet, annede kilo kaybı, susuzluk hissi, fazla yemek yeme ihtiyacı, normalden daha sık idrara çıkma ve yorgunluk hali gibi belirtiler gösterir ve tedavi edilmediğinde anne adayı ve bebek için bir takım riskler taşır. Şeker hastası olan anne adayında yüksek tansiyon, düşük ve erken doğum riski ile hamilelik zehirlenmesinin olma ihtimali diğer anne adaylarına oranla daha fazladır. Yine şeker hastalığı nedeniyle normalden daha iri anlamına gelen makrozomik bebek gelişimi ve bu durumun yol açtığı zorunlu sezeryan risk oluşturur. Bundan daha önemlisi bebeğin ölü doğmasına neden olabilir. Anne adayında bebeğin doğumunu takiben kan şekeri düşüklüğü (hipoglisemi) ortaya çıkabilir. Bebekte ise, akciğerleri tam anlamıyla gelişemediğinden solunum sorunları yaşanabilir. Daha önceki gebeliğinde gestasyonel diyabet geçirmiş, ölü doğum yapmış, iri veya anomalili bebek dünyaya getirmiş anne adayları ile 35 yaş ve üzeri, birinci derece kan hısımlarının en az birinde diyabet rahatsızlığı olan, tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu ya da mantar rahatsızlığı mevcut ve gebelik sürecinde fazla kilo alan anne adaylarında gebelik şekeri görülme riski fazladır. Bu grupların herhangi birinde yer alan anne adayların dikkatli olması gerekir. Gebelik şekerinde tedavi önceliği ‘diyettir’. Diyet tedavisinin yeterli gelmediği durumlarda insülin tedavisine başlanabilir. Bazı durumlarda gebelik şekeri, doğumun ardından kendi kendine iyileşebilir. Bu nedenle bu gibi durumlarda diyete ya da ilaç tedavisine ihtiyaç duyulmayabilir.” dedi.

Bir Cevap Yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.