HAVALARIN ISINMASI İLE BİRLİKTE BESİN ZEHİRLENMELERİNDE ARTIŞ GÖZLENİYOR

Haberi Sesli dinle
Getting your Trinity Audio player ready...

Özel Atakent Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Mehmet Erdem GÜREL, gerekli rutubet, besin öğesi, sıcaklık ve zaman koşulları oluştuğunda hızla üreyen mikroorganizma sayısı arttıkça enfeksiyon ve hastalık riskinin arttığını vurguladı.

Gıda zehirlenmesi, hijyenden yoksun olan yiyeceklerde veya kirli sularda bulunan bakteriler veya toksinleri, parazitler ve virüslerin vücuda alımı ile kendini gösteren bir rahatsızlıktır. Gıda zehirlenmesi, tek bir bireyi etkileyebileceği gibi aynı gıdayı tüketen bir grupta da topluca görülebilir. Toplu yemek tüketilen restoranlar, okul kafeteryaları ve yemekhaneler gibi yerlerde yaygın olarak görülmektedir.

Yaz aylarında özellikle sıcaklara bağlı olarak yeteri derecede soğuk ortamlarda saklanmayan çiğ veya az pişmiş kırmızı et ya da tavuk eti, süt,mayonez,dondurma, yumurta ve balık gibi gıdaların üzerinde mikroorganizmaların üremesine sebep olacak uygun ortamlar oluşur. Bu gıdaların tüketilmesi ile de bu bakteriler veya toksinleri vücuda alınarak besin zehirlenmeleri meydana gelir. Ayrıca bu mikroorganizmaların bulaştığı su da gıda zehirlenmesine sebep olabilir. Besin zehirlenmelerinin en sık görüleni et, süt ve süt ürünleri ile salatalarda oluşan “Stafilokok” bakterileri veya toksinlerinin yol açtığı zehirlenmelerdir. Ağır seyreden bir zehirlenme türü değildir. Hasta birkaç gün içinde sağlığına kavuşur. Besin zehirlenmesinin bir başka türü ise “Salmonella ve Shigella” bakterilerinin yol açtığı zehirlenmelerdir. Hastalık, bakterinin vücuda alınmasından sonraki bir – iki gün içinde bulantı, kusma, ateş, kramp ile birlikte kanlı olabilen ishal ile kendini belli eder. Antibiyotik tedavisi gerekebilir. Besin zehirlenmelerinin yapısındaki toksin nedeniyle en ciddi ve öldürücü olanı “Clostridium Botilinum” bakterisinin yol açtığı zehirlenmelerdir. Bu bakteri havasız ortamlarda ürediğinden, özellikle konserve ürünlerde görülür. Bunun dışında et, meyve ve sebze gibi çeşitli besinlerde de bulunabilir. Sinir sisteminde felce neden olan bu virüs kişinin solunumunu da engelleyerek ölüme sebep olur.
Besin zehirlenmesi herkeste görülebileceği gibi daha çok bebek ve yaşlıları etkiler. Bununla birlikte diyabeti veya böbrek hastalığı olan kişiler ile yurt dışına seyahat etmek durumunda olan bireylerde de sıklıkla görülebilir.

Besin zehirlenmesi yaşayan hastaların bol sıvı tüketmesi ve sık sık sulu gıdalar alması gerekir. Özellikle ishal kesici ilaçlardan uzak durmak önemlidir. Genelde hastalık kendiliğinden iyileşebildiği gibi bazı hastalara antibiyotik tedavisi uygulamak gerekebilir.

Besin Zehirlenmesinden Korunmak İçin Bu Uyarılara Dikkat Edin !

  • Yemeklerden önce eller iyice yıkanmalıdır. Tırnaklar bakterilerin üremesi için uygun alanlardandır. Bu nedenle tırnak temizliğine ayrıca dikkat etmek gerekir.

  • Pişmiş gıdanın tekrar ısıtılıp tüketilmesi besin zehirlenmesi riskini artırır. Bu riski azaltmak için gıdanın buzdolabında saklanması gerekir.

  • Besinler yıkanmadan yenmemelidir. Saklanacak çiğ besinlerin de önceden iyice yıkanması gerekmektedir. Bu durumda zehirlenme ihtimali büyük ölçüde azalır.

  • Gıdalar paketleme aşamasında veya raflarda/dolapta uzun süre beklemekten dolayı da bozulmaktadırlar.

  • Hazır alınan gıdaların son tüketim tarihinin geçmemiş olmasına dikkat edilmelidir. Alınan et, süt, yumurta ve balık gibi ürünlerin tazeliğine özen gösterilmelidir.

  • İçilen suyun temiz olması önemlidir.

Bir Cevap Yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.